Hayat bazen fazla hızlı akıyor. Bitmeyen işlerimiz, sürekli değişen planlar ve üzerimize
yüklenen beklentiler, günlerin nasıl geçtiğini anlamadan kendimizi yorgun ve dağılmış
hissetmemize neden olabiliyor. Tam bu noktada rutinler devreye giriyor. Günlük hayatı
sadeleştiren, zihni toparlayan ve duygusal dengeyi koruyan güçlü araçlar onlar. Rutinler,
zihnin en çok ihtiyaç duyduğu ama çoğu zaman bulamadığı bir şeyi sağlar: düzen ve
öngörülebilirlik. Her gün aynı küçük alışkanlıkları tekrarladığımızda, mesela sabah aynı saatte
kalkmak, güne basit bir hazırlık ritüeliyle başlamak, kısa bir yürüyüş yapmak ya da akşam
belirli bir saatte meditasyon yapmak beyni rahatlatır. Sürekli karar vermek zorunda kalmaz.
Bu da hem zihinsel yorgunluğu azaltır hem de gün içinde daha berrak ve dengede
hissetmemizi sağlar.
Psikolojide rutinlerin, günlük alışkanlıkların bile bizi daha dengeli hissettirdiğini gösterdiği
düşünülür. Hayat karmaşıklaştığında, rutinler bir tür sabit nokta olur. Insanı sürüklenmekten
korur. Her sabah içilen aynı kahve, kısa bir günlük yazma alışkanlığı veya uyku saatini
korumak bile sinir sistemine “güvendesin” mesajını verir. Rutinlerin bir diğer önemli etkisi de
öz güveni güçlendirmeleridir. Kendimize verdiğimiz küçük sözleri tutabilmek öz güvenini
artırır. Bu da zamanla “ben hallederim” hissini besler. Küçük adımların birikimi, kendimizi
daha sağlam hissetmemizi sağlar. Aynı zamanda rutinler, aşırı düşünmeyi ve kaygılı zihin
döngülerini kırar. Günümüz tamamen dağınık olduğunda zihin, boşluk buldukça endişeye,
karşılaştırmaya ve analiz etmeye kayabilir. Oysa yapısı belli bir gün, zihne takip edebileceği
bir yol sunar.
Özellikle yeni bir şehre taşınmak, yoğun bir dönemden geçmek, ayrılık yaşamak
veya stresli bir iş temposuyla baş etmek gibi anlarda rutinler psikolojik bir destek iskelesi gibi
çalışır.
Bitkileri sulamak, yatağı toplamak, cilt bakımını yapmak veya sessizce oturmak gibi tekrar
eden küçük hareketler insanı kendine yaklaştırır. Böyle anlar, zor günlerde bile düzeni kendi
elimizle yaratabileceğimizi hatırlatır. Sürekli değişen bir dünyada rutinler, duygusal bir
koruma alanı oluşturur. Hem hayatın temposunu yavaşlatır hem de içimizde sakin bir yer açar.
Ve çoğu zaman küçük alışkanlıklar, düzenli tekrarlandıklarında, ruh sağlığımız için en güçlü
temele dönüşür.
Iletisim Bilgileri:
Selina Demir
selinademir.aut@gmail.com
Instagram: selina.demr
