![](https://arttmodernmiami.com/wp-content/uploads/2025/02/resim_2025-02-03_070536433.png)
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Seren Anaçoğlu kimdir?
Seren Anaçoğlu: 21 yaşında bir hukuk öğrencisi, çevre savunucusu ve iklim aktivistiyim. Kendimi 16 yaşımdan beri iklim krizi konusunda farkındalık yaratmaya ve sistemik değişimi savunmaya adadım. Bu süreçte, Türkiye’de çevresel bozulmanın etkilerine tanık oldum ve harekete geçme zorunluluğu hissettim. Türkiye’nin lise düzeyindeki ilk iklim konferansını düzenlemekle başlayan yolculuğum, küresel iklim grevlerine liderlik etmek, TEDx konuşmaları yapmak ve siyasi ve çevre örgütleriyle işbirliği yapmakla devam etti. Ayrıca AB İklim Elçisi olarak görev yaptım ve burada iklim kriziyle mücadele ve okullarda plastik kullanımını azaltmaya yönelik politikalar üzerinde çalıştım. Çalışmalarım aracılığıyla, iklim adaletini vurgulayarak çevre hukuku ve insan hakları arasındaki boşluğu doldurmaya çalışıyorum. Buna ek olarak, yasal çerçevelerin çevre sorunlarını ele almak için nasıl kullanılabileceğini daha iyi anlamak için hukuk okuyorum.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Nerede yaşıyorsunuz? Ne zamandan beri?
Seren Anaçoğlu: Türkiye’de, İstanbul’da yaşıyorum. Türkiye’nin batısında küçük bir şehir olan Balıkesir’de doğdum ve çocukluğum orada geçti. Türkiye’nin en prestijli liselerinden biri olan Kabataş̧ Erkek Lisesi’ne kabul edildiğimde İstanbul’a taşındım. 16 yaşımdan beri kendimi iklim krizi konusunda farkındalık yaratmaya ve sistemik değişimi savunmaya adadım. Aktivizmime ek olarak, çevresel zorlukları yasal bir çerçevede daha iyi ele almak için hukuk diploması almaya çalışıyorum. Okulumda iklim konferansları düzenlemekten Türkiye’nin ilk iklim davasını açmaya kadar uzanan yolculuğumun merkezi olan İstanbul, bana iklim krizine karşı mücadelenin neden çok önemli olduğunu hatırlatıyor. Hem yerel hem de küresel anlamda anlamlı bir değişim yaratma umuduyla hukuk okurken burada yaşamaya devam ediyorum.
![](https://arttmodernmiami.com/wp-content/uploads/2025/02/resim_2025-02-03_070620348-965x1024.png)
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Öğrenci misiniz? Çalışıyor musunuz?
Seren Anaçoğlu: Evet, şu anda Türkiye’de hukuk öğrencisiyim. Çalışmalarım çevre hukuku ve insan hakları üzerine odaklanıyor, çünkü̈ bu alanların birbiriyle derinden bağlantılı olduğuna inanıyorum. Eğitimimin yanı sıra, gençlik yıllarımdan beri iklim hareketinde aktif olarak çalışıyorum. Daha önce Ecording’te Topluluk Uzmanı olarak görev yaptım ve burada sürdürülebilirlik ve stratejik planlama konularına odaklandım. Bu rol sayesinde, iklim krizine yenilikçi çözümlerle mücadele etmeyi amaçlayan projelere katkıda bulundum. Ayrıca Açık Radyo’da sunuculuk yapmak ve iklim grevleri düzenlemek gibi gençlik panellerine, konferanslara ve medya projelerine katıldım. Eğitimimi ve aktivizmimi dengelemek zorlu bir süreç oldu ama her iki rol de iklim adaletini teşvik etme misyonumu besliyor. Hukuk bakış açısı elde etmek küresel çevre sorunlarını ele almak için gereken becerileri geliştirmeme yardımcı oluyor.
![](https://arttmodernmiami.com/wp-content/uploads/2025/02/seren-anacoglu-greta-inspiring-people-654x1024.jpeg)
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: En genç̧ iklim aktivistlerinden birisiniz. Kaç̧ yaşındasınız?
Seren Anaçoğlu: 21 yaşındayım. İklim aktivisti olarak yolculuğuma 16 yaşında, iklim krizinin aciliyetini ve sadece çevreyi değil, aynı zamanda savunmasız toplulukları ve adaletsizliği nasıl etkilediğini fark ettiğimde başladım. Yıllar içinde birçok önemli kuruluşla çalışma, forumlarda konuşma ve dünya çapında insanları iklim krizine karşı mücadeleye katılmaları için harekete geçirmeye çalıştım. Genç̧ bir aktivist olmayı bir avantaj olarak görüyorum. Bu sayede gençlerle bağlantı kurabiliyor ve onlara kendilerinin de anlamlı bir değişime öncülük edebileceklerini gösterebiliyorum. Genç̧ yaşta başlayarak, başkalarına potansiyellerinin farkına varmaları ve sürdürülebilir bir geleceği güvence altına almak için cesurca hareket etmeleri konusunda ilham vermeyi ve dünyanın dört bir yanındaki gençlere ilham kaynağı olmayı umuyorum.
![](https://arttmodernmiami.com/wp-content/uploads/2025/02/resim_2025-02-03_070701932.png)
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Nasıl başladınız? Bir insan neden ve nasıl aktivist olmaya karar verir?
Seren Anaçoğlu: Aktivizmim 16 yaşındayken, iklim değişikliğinin gezegen ve insanlar üzerindeki etkisine dair artan kanıtlardan araştırıp bu konuda ilham alarak başladı. Türkiye’de, özellikle de İstanbul’da yaşarken, kirlilikten ve doğal afetlerin artan sıklığına kadar çevresel zorluklara çok fazla kez tanık oldum. Bu durum bana politikalarımızın yetersizliğini sorgulattı ve harekete geçmem için yol gösterdi. Yolculuğum, çevre kulübüne liderlik ettiğim ve Türkiye’nin ilk lise iklim konferansını düzenlediğim lisede başladı. Daha derinlere indikçe, aktivizmin sadece tasarruftan ibaret olmadığını; eğitim, politika değişikliği, insan hakları ve başkalarına harekete geçmeleri için ilham vermekle ilgili olduğunu fark ettim. Bir kişi, görmezden gelemeyeceği bir sorun gördüğünde ve bu sorunun çözümünde bir rolü olduğunu hissettiğinde aktivist olmaya karar vermelidir. Benim için iklim krizinin aciliyeti harekete geçmekten başka seçenek bırakmadı. Aktivizmim o zamandan beri çevresel ve sosyal adalete ömür boyu sürecek bir bağlılığa dönüştü.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Bir iklim aktivisti olarak pek çok insan tanıyorsunuz. Greta da onlardan biri. Nasıl bir araya geldiniz?
Seren Anaçoğlu: Greta Thunberg ile ilk olarak onun başlattığı ‘Fridays for Future’ hareketi aracılığıyla bağlantı kurdum. Bir iklim aktivisti olarak onun cesaretine ve dünya çapında milyonlarca insanı harekete geçirme becerisine hayran kaldım. Yollarımız, iklim aktivizmi üzerine özel bir bölüm sunduğumuz bir Türk radyo istasyonu olan Açık Radyo’da bize katılması için onu davet ettiğimizde kesişti. İklim krizini, gençlerin katılımını ve bu mücadelede birbirimizin sesini nasıl yükseltebileceğimizi tartıştık. Onunla tanışmak, kolektif eylemin ve gençlerin öncülüğündeki girişimlerin gücüne olan inancımı pekiştirdi.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: AB İklim Komisyonu’ndaki rolünüz nedir? Orada ne gibi konuşmalar yaptınız?
Seren Anaçoğlu: 2021 yılında AB İklim Komisyonu İklim Elçisi olarak görev yapma onuruna eriştim ve Avrupa’nın en genç elçisi oldum. Sorumluluklarımın bir parçası olarak, iklim politikaları ve gençlerin katılımı ile ilgili Avrupa tartışmalarında Türkiye’yi temsil ettim. Görevim, plastik kirliliği ve su krizleri gibi sorunlara sürdürülebilir çözümler bulunmasını savunmak ve gençlerin sesinin karar alma süreçlerine dâhil edilmesini teşvik edilmesini sağlamaktı. Elçiliğimin en önemli etkinliklerinden biri, adresinde çevre uzmanları, aktivistler ve genç değişimcileri bir araya getiren İstanbul’un ilk iklim temalı TEDx konferansını düzenlemek oldu. Bu etkinlik, iklim kriziyle mücadele için yenilikçi fikirlerin tartışıldığı bir platform sağladı ve katılımcılara harekete geçmeleri için ilham verdi. İklim ve sürdürülebilirlik konularında uzman olan önemli kişileri davet ettik. Konuşmalarım ve atölye çalışmalarım sırasında, iklim krizi ve insan haklarının birbiriyle bağlantılı olduğunu vurguluyorum ve savunmasız toplulukları koruyan adil politikalar için çağrıda bulunuyorum.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Misyonunuz hakkında neler söylemek istersiniz? Herhangi bir projeniz var mı?
Seren Anaçoğlu: Misyonum, iklim krizine katkıda bulunan sistemik sorunları ele alarak iklim adaletini teşvik etmek ve çözümlerin eşitlik ve sürdürülebilirliğe öncelik vermesini sağlamak. İklim krizini bir insan hakları meselesi olarak görüyorum, çünkü etkileri en çok savunmasız nüfuslar tarafından hissediliyor. Bu amaçla, altı küresel iklim grevi düzenlemek ve Türkiye’de gençlerin katılımı için platformlar oluşturmak da dâhil olmak üzere çeşitli projelere öncülük ettim. En gurur verici başarılarımdan biri, Cumhurbaşkanı ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na karşı Türkiye’nin ilk iklim davasını açarak ülkenin çevre politikalarına ve Paris Anlaşması’na göre hareket etmemelerine karşı savunmamız oldu. Ayrıca devlet okullarında plastik kullanımının azaltılması konusunda işbirliği yaptım ve iklim ve cinsiyet politikalarını iyileştirmek için politika yapıcılarla birlikte çalıştım ve çalışmaya devam ediyorum.
![](https://arttmodernmiami.com/wp-content/uploads/2025/02/resim_2025-02-03_070741718.png)
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Geçtiğimiz günlerde İngiltere’de SheInspires Ödülleri’nde bir ödül aldınız. Ödülünüz’ün konusu neydi?
Seren Anaçoğlu: İngiltere’nin Manchester şehrinde düzenlenen SheInspires Ödülleri’nde “Genç Başarılılar” kategorisinde ödül almaktan onur duydum. Benim için bu ödül, iklim aktivizmi, insan hakları savunuculuğu ve Türkiye’yi küresel platformlarda temsil eden genç bir kadın olarak liderlik alanındaki çabalarımın takdir edilmesi oldu. Bu ödülü kazanmak küresel sorunların ele alınmasında gençlerin sesinin ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Ayrıca bana da dünyanın dört bir yanından gençlere ilham vermek için bir platform sağladı ve onlara yaşları veya geçmişleri ne olursa olsun kendilerinin de değişim yaratabileceklerini gösterdiğine inanıyorum. Umarım benim yolculuğum da başkalarını da tutkularını bulmaya, harekete geçmeye ve dünyayı daha iyi bir yer haline getirme çabalarında ısrarcı olmaya teşvik eder.
![](https://arttmodernmiami.com/wp-content/uploads/2025/02/resim_2025-02-03_070828565-776x1024.png)
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Size katılmak isteyen okurlarımız hangi yollardan geçmeli? Eğitim ve tecrübe anlamında neler önerirsiniz?
Seren Anaçoğlu: Okurlar iklim krizine karşı mücadeleye katılmak için öncelikle kendilerini konular hakkında eğitmeli ve iklim değişikliğinin ardındaki bilimi anlamalı. Eğitim ille de resmi diplomalar anlamına gelmiyor; atölye çalışmalarına, web seminerlerine ve konferanslara katılmak da aynı derecede değerlidir. Yerel çevre örgütlerinde gönüllü olarak çalışarak, iklim grevlerine katılarak ya da kendi toplumlarında farkındalık kampanyaları düzenleyerek deneyim kazanabilirler. Yüksek öğrenime devam edenler için çevre bilimi, hukuk, mühendislik ve kamu politikası gibi alanlar sistemik zorlukları ele almak için bir yol olabilir. Fikir paylaşmak ve işbirliği yapmak için benzer düşünen bireyler, aktivistler ve kuruluşlarla bağlantı kurun. Son olarak, sebat ve tutku çok önemlidir. Ayrıca tüm insanlar sahip oldukları haklarını bilmeli ve bunları savunmalıdır. Değişim genellikle yavaş gerçekleştiği için aktivizm esneklik gerektirir, ancak her küçük çaba çok önemlidir. Benim tavsiyem bilgi sahibi olmanız, harekete geçmeniz ve sürdürülebilir bir gelecek yaratmak için kolektif çabanın gücünü asla küçümsememenizdir.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Paris Anlaşması hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
Seren Anaçoğlu: Paris Anlaşması, neredeyse tüm ulusları küresel sıcaklık artışını 1,5°C ile sınırlama ortak hedefi altında birleştirerek iklim krizini ele alma yolunda kritik bir adım teşkil etmektedir. Bununla birlikte, uygulama zorlukları ve eylem aciliyeti önemini korumaktadır. Yakın zamanda Kaliforniya’da meydana gelen yıkıcı orman yangınları, iklim değişikliğinin aşırı hava olaylarını nasıl şiddetlendirdiğinin çarpıcı bir hatırlatıcısıdır. Bu yangınlardan etkilenenlere en derin taziyelerimi sunmak istiyorum. Bu olaylar, küresel olarak daha güçlü iklim politikalarına duyulan acil ihtiyacı vurgulamaktadır.
Türkiye’de aktivizmimiz, hükümeti yıllar süren gecikmenin ardından 2021’de Paris Anlaşması’nı onaylamaya zorlamada rol oynadı. Ülke çapında iklim grevleri, kampanyalar ve diğer aktivistlerle işbirliği yaparak kamuoyu baskısını artırdık ve vatandaşların harekete geçmeyi talep ettiğini gösterdik. Anlaşmanın onaylanması bir zafer olsa da, asıl zorluk anlaşmanın hedefleriyle uyumlu politikaların uygulanmasında yatıyor. Anlaşma bir umut sembolüdür, ancak başarısı kolektif ve sürekli çabalara bağlıdır.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Hedefleriniz nelerdir? Kendinizi 5 yıl sonra nerede görüyorsunuz?
Seren Anaçoğlu: Beş yıl içinde kendimi, hükümetleri ve şirketleri çevresel eylemlerinden sorumlu tutmaya adanmış bir çevre avukatı olarak görüyorum. En önemli hedeflerimden biri, Türkiye hükümetine karşı açtığımız iklim davasında olumlu bir sonuç elde etmek. Paris Anlaşması’nın ve çevresel korumaların uygulanmasındaki yetersizliklere meydan okuyan bu dava, ülkedeki yasal iklim savunuculuğuna yönelik önemli ve bu alandaki ilk adımlardan biridir. Olumlu bir karar tarihi bir emsal oluşturacak ve çevresel adalet konusunda daha fazla eylemi teşvik edecektir.
Yasal savunuculuğun ötesinde, iklim politikasındaki sistemik sorunları ele almak için kuruluşlar ve parlamentolarla birlikte çalışarak etkimi uluslararası alanda genişletmeyi hedefliyorum. Ayrıca, genç aktivistlere hareketlerini yönetmeleri için araçlar ve mentorluk sağlayarak onları güçlendirecek platformlar oluşturmayı da hayal ediyorum. Nihayetinde hayalim, sürdürülebilir politikaların ve insan haklarının her kararda ön planda olduğu, herkes için adil ve eşitlikçi bir gelecek yaratan bir dünya görmek.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Unutamadığınız bir anınız var mı?
Seren Anaçoğlu: Aktivizm yolculuğumdaki en unutulmaz anılardan biri, ünlü İngiliz primatolog, etolog ve çevreci Dr. Jane Goodall ile tanışma fırsatıydı. Kendisi en çok Tanzanya’da şempanzeler üzerinde yaptığı ve hayvan davranışlarını anlama biçimimizi değiştiren çığır açıcı araştırmalarıyla tanınıyor. Bilimsel başarılarının ötesinde, Dr. Goodall hayatını çevre ve koruma çabalarına adamış, vahşi yaşamın korunması ve iklim krizi konularında küresel bir savunucu haline gelmiştir.
Sohbetimiz inanılmaz derecede ilham vericiydi. Dr. Goodall, insan davranışları ve çevresel yıkımın birbirine bağlılığı konusundaki görüşlerini paylaştı, korumanın önemini ve iklim değişikliğinin biyolojik çeşitlilik üzerindeki etkisini vurguladı. Gençlerin aktivizmde oynadığı hayati rolden ve küresel zorlukların üstesinden gelmede umudun gücünden bahsetti. Onun sözleri, her çabanın sürdürülebilir bir dünya için daha büyük bir harekete katkıda bulunduğunu bilerek değişim için pes etmeden devam etme kararlılığımı pekiştirmemi sağladı.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Sevgili Seren’e çok teşekkür ediyoruz ve başarılarının devamını diliyoruz.
eriştim ve Avrupa’nın en genç elçisi oldum. Sorumluluklarımın bir parçası olarak, iklim politikaları ve gençlerin katılımı ile ilgili Avrupa tartışmalarında Türkiye’yi temsil ettim. Görevim, plastik kirliliği ve su krizleri gibi sorunlara sürdürülebilir çözümler bulunmasını savunmayı ve gençlerin sesinin karar alma süreçlerine dahil edilmesini teşvik etmeyi içeriyordu. Büyükelçiliğimin en önemli etkinliklerinden biri, adresinde çevre uzmanları, aktivistler ve genç değişimcileri bir araya getiren İstanbul’un ilk iklim temalı TEDx konferansını düzenlemek oldu. Bu etkinlik, iklim kriziyle mücadele için yenilikçi fikirlerin tartışıldığı bir platform sağladı ve katılımcılara harekete geçmeleri için ilham verdi. İklim ve sürdürülebilirlik konularında uzman olan gerçekten önemli uzmanları davet ettik. Konuşmalarım ve atölye çalışmalarım sırasında, iklim değişikliği ve insan haklarının birbiriyle bağlantılı olduğunu vurguladım ve savunmasız toplulukları koruyan adil politikalar için çağrıda bulundum. Büyükelçi olarak çalışmam, tabandan gelen aktivizm ile Avrupa düzeyinde politika oluşturma arasında köprü kurmamı, işbirliğini teşvik etmemi ve eyleme ilham vermemi sağladı.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Misyonunuz hakkında neler söylemek istersiniz? Herhangi bir projeniz var mı?
Seren Anaçoğlu: Misyonum, iklim krizine katkıda bulunan sistemik sorunları ele alarak iklim adaletini teşvik etmek ve çözümlerin eşitlik ve sürdürülebilirliğe öncelik vermesini sağlamak. İklim krizini bir insan hakları meselesi olarak görüyorum, çünkü etkileri en çok savunmasız nüfuslar tarafından hissediliyor. Bu amaçla, altı küresel iklim grevi düzenlemek ve Türkiye’de gençlerin katılımı için platformlar oluşturmak da dahil olmak üzere çeşitli projelere öncülük ettim. En gurur verici başarılarımdan biri, Cumhurbaşkanı ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na karşı Türkiye’nin ilk iklim davasını açarak ülkenin çevre politikalarına ve Paris Anlaşması’na göre hareket etmemelerine meydan okumak oldu. Ayrıca devlet okullarında plastik kullanımının azaltılması konusunda işbirliği yaptım ve iklim ve cinsiyet politikalarını iyileştirmek için politika yapıcılarla birlikte çalıştım. Devam eden projelerim, uzun süreli değişim yaratmak için çevre hukuku ve insan hakları arasında köprü kurmaya odaklanıyor.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Geçtiğimiz günlerde İngiltere’de SheInspires Ödülleri’nde bir ödül aldınız. Ödülünüzün konusu neydi?
Seren Anaçoğlu: İngiltere’nin Manchester kentinde düzenlenen SheInspires Ödülleri’nde “Genç Başarılılar” kategorisinde ödül almaktan onur duydum. Bu ödül, davalarına olağanüstü bağlılık gösteren ve çalışmalarıyla başkalarına ilham veren genç kadınları kutluyor. Benim için bu ödül, iklim aktivizmi, insan hakları savunuculuğu ve Türkiye’yi küresel platformlarda temsil eden genç bir kadın olarak liderlik alanındaki çabalarımın takdir edilmesiydi. Bu ödülü kazanmak özellikle anlamlıydı çünkü küresel sorunların ele alınmasında gençlerin sesinin ne kadar önemli olduğunu teyit etti. Ayrıca bana dünyanın dört bir yanından gençlere ilham vermek için bir platform sağladı ve onlara yaşları veya geçmişleri ne olursa olsun kendilerinin de değişim yaratabileceklerini gösterdi. Umarım benim yolculuğum başkalarını da tutkularını bulmaya, harekete geçmeye ve dünyayı daha iyi bir yer haline getirme çabalarında ısrarcı olmaya teşvik eder.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Size katılmak isteyen okurlarımız hangi yollardan geçmeli? Eğitim ve tecrübe anlamında neler önerirsiniz?
Seren Anaçoğlu: Okurlar iklim krizine karşı mücadeleye katılmak için öncelikle kendilerini konular hakkında eğitmeli ve iklim değişikliğinin ardındaki bilimi anlamalı. Eğitim ille de resmi
diplomalar anlamına gelmiyor; atölye çalışmalarına, web seminerlerine ve konferanslara katılmak da aynı derecede değerli olabilir. Yerel çevre örgütlerinde gönüllü olarak çalışarak, iklim grevlerine katılarak ya da kendi toplumlarında farkındalık kampanyaları düzenleyerek deneyim kazanılabilir. Yüksek öğrenime devam edenler için çevre bilimi, hukuk, mühendislik ve kamu politikası gibi alanlar sistemik zorlukları ele almak için mükemmel yollardır. Ağ kurmak da çok önemlidir – fikir paylaşmak ve işbirliği yapmak için benzer düşünen bireyler, aktivistler ve kuruluşlarla bağlantı kurun. Son olarak, sebat ve tutku çok önemlidir. Ayrıca tüm insanlar haklarını bilmeli ve bunları savunmalıdır. Değişim genellikle yavaş gerçekleştiği için aktivizm esneklik gerektirir, ancak her küçük çaba önemlidir. Benim tavsiyem bilgi sahibi olmanız, harekete geçmeniz ve sürdürülebilir bir gelecek yaratmak için kolektif çabanın gücünü asla küçümsememenizdir.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Paris Anlaşması hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? Seren Anaçoğlu: Paris Anlaşması, neredeyse tüm ulusları küresel sıcaklık artışını 1.5°C ile sınırlama ortak hedefi altında birleştirerek iklim krizini ele alma yolunda kritik bir adım teşkil etmektedir. Bununla birlikte, uygulama zorlukları ve eylem aciliyeti önemini korumaktadır. Yakın zamanda Kaliforniya’da meydana gelen yıkıcı orman yangınları, iklim değişikliğinin aşırı hava olaylarını nasıl şiddetlendirdiğinin çarpıcı bir hatırlatıcısıdır. Bu yangınlardan etkilenenlere en derin taziyelerimi sunmak istiyorum. Bu olaylar, küresel olarak daha güçlü iklim politikalarına duyulan acil ihtiyacı vurgulamaktadır.
Türkiye’de aktivizmimiz, hükümeti yıllar süren gecikmenin ardından 2021’de Paris Anlaşması’nı onaylamaya zorlamada rol oynadı. Ülke çapında iklim grevleri, kampanyalar ve diğer aktivistlerle işbirliği yaparak kamuoyu baskısını artırdık ve vatandaşların harekete geçmeyi talep ettiğini gösterdik. Anlaşmanın onaylanması bir zafer olsa da, asıl zorluk anlaşmanın hedefleriyle uyumlu politikaların uygulanmasında yatıyor. Anlaşma bir umut sembolüdür, ancak başarısı kolektif ve sürekli çabalara bağlıdır.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Hedefleriniz nelerdir? Kendinizi 5 yıl sonra nerede görüyorsunuz?
Seren Anaçoğlu: Beş yıl içinde kendimi, hükümetleri ve şirketleri çevresel eylemlerinden sorumlu tutmaya adanmış bir çevre avukatı olarak görüyorum. En önemli hedeflerimden biri, Türkiye hükümetine karşı açtığım iklim davasında olumlu bir sonuç elde etmek. Paris Anlaşması’nın ve çevresel korumaların uygulanmasındaki yetersizliklere meydan okuyan bu dava, ülkedeki yasal iklim savunuculuğuna yönelik önemli bir adımdır. Olumlu bir karar tarihi bir emsal oluşturacak ve çevresel adalet konusunda daha fazla eylemi teşvik edecektir.
Yasal savunuculuğun ötesinde, iklim politikasındaki sistemik sorunları ele almak için kuruluşlar ve parlamentolarla birlikte çalışarak etkimi uluslararası alanda genişletmeyi hedefliyorum. Ayrıca, genç aktivistlere hareketlerini yönetmeleri için araçlar ve mentorluk sağlayarak onları güçlendirecek platformlar oluşturmayı da hayal ediyorum. Nihayetinde hayalim, sürdürülebilir politikaların ve insan haklarının her kararda ön planda olduğu, herkes için adil ve eşitlikçi bir gelecek yaratan bir dünya görmek.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Unutamadığınız bir anınız var mı?
Seren Anaçoğlu: Aktivizm yolculuğumdaki en unutulmaz anılardan biri, ünlü İngiliz primatolog, etolog ve çevreci Dr. Jane Goodall ile tanışma fırsatıydı. Kendisi en çok Tanzanya’da şempanzeler üzerinde yaptığı ve hayvan davranışlarını anlama biçimimizi değiştiren çığır açıcı araştırmalarıyla tanınıyor. Bilimsel başarılarının ötesinde, Dr. Goodall hayatını çevre ve koruma çabalarına adamış, vahşi yaşamın korunması ve iklim değişikliği konularında küresel bir savunucu haline gelmiştir.
Sohbetimiz inanılmaz derecede ilham vericiydi. Dr. Goodall, insan davranışları ve çevresel yıkımın birbirine bağlılığı konusundaki görüşlerini paylaştı, korumanın önemini ve iklim değişikliğinin biyolojik çeşitlilik üzerindeki etkisini vurguladı. Gençlerin aktivizmde oynadığı hayati rolden ve küresel zorlukların üstesinden gelmede umudun gücünden bahsetti. Onun sözleri, ne kadar küçük olursa olsun her çabanın sürdürülebilir bir dünya için daha büyük bir harekete katkıda bulunduğunu bilerek değişim için bastırmaya devam etme kararlılığımı pekiştirdi. Bu toplantı beni derinden etkiledi, iklim savunuculuğuna olan bağlılığımı yeniden teyit etti ve daha iyi bir gelecek için mücadele etmeye devam etme kararlılığımı güçlendirdi.
Perfect