En iyi versiyonunu yaratmak ister misin?
Bu şekilde yazınca daha canlı, vurgulu, kendini değiştiren bir “seni” anlıyorsun değil mi?
Aslında bizim her sene yeni bir yıla girerken temenni ettiğimiz cümlelerin toplamı; sağlık, mutluluk, huzur, başarı, bolluk bereket, aşk dolu bir yıl…
Kalıplaşmış kelimelerin içinde boğulmak, sadece genel istekler, “niyetler” değil.
Her sene bir yaş daha alıyoruz, bir yaş daha olgunlaşıyoruz. Bu da bizim hayat merdivenlerimizi yavaş yavaş tırmanmamıza yardım ediyor. Her seneden ziyade, her ay, her hafta, her gün ya da her saat bir şey öğreniyoruz. O zaman yeni yıl dilekleriniz için neden 365 gün geçmesini bekliyorsunuz… Her akşam yatarken ertesi gün yaşamak istedikleriniz için edin!
Kendini gerçekleştirme mükemmelliği aramak değildir. Bu yolda pek çok zorlukla karşılaşabilirsiniz. Çünkü bu sürecin en önemli adımı, yeteneklerinize odaklanmanın yanı sıra sınırlarınızı da keşfetmenizdir. Güçlü yönlerinizi en iyi şekilde kullanabilmeniz için sınırlarınızı belirlemeniz gerekir. Tabii ki bir sürü nihai olumsuzluk çıkacaktır. Önemli olan FARKINDA OLMAK! Neler yapabiliyorsunuz sınırlarınız neler?
En iyi versiyonunu değil (çünkü “en iyi” kavramı görecelidir) en üst versiyonun daha mantıklı. Hint yazar Tagore der ki “Güneş olamasan da gökteki en parlak yıldız ol”.
Her sabah uyandığın zamandan akşam yatasıya kadar geçen zaman senin, yaşamındır. Eğer hayatına tepki verirsen seni dinler, evren asla “hayır” demeyi bilmez.
Sadece kendinin en iyi versiyonu ol!
“Hayatınızdaki en önemli iki gün… Doğduğunuz gün ve nedenini öğrendiğiniz gündür.”
Melis GENCE
instagram: @melispurelife
