Cuma, Ocak 31, 2025

info@arttmodernmiami.com

Terapiyi Anlamak: Herkes İçin Bir Kılavuz

-

|

Psikolojik terapi hakkinda herkesin cok farkli fikirleri vardir, fakat bu her zaman gerçeği yansıtmayabilir. Bu fikirler kişiden kişiye değişir. Kimileri terapinin çok hızlı sonuç vereceğini ve birkaç seansla tüm sorunların çözüleceğini düşünebilir. Ancak gerçek bir ilerleme zaman alır. Bazıları ise terapiye gitmenin bir işe yaramayacağını ve bu şekilde iyileşmenin mümkün olmadığını düşünür. Bir de terapiye başlamak isteyen ancak o ilk adımı atmaya cesaret edemeyenler vardır. Bu bakış açılarının hepsi tamamen anlaşılabilir ve insancadır!

Peki bir terapi süreci nasıl ilerler ve amacı nedir? İşte insanların terapiye başvurmasının birçok sebepten birkaçı: depresyon, umutsuzluk, yalnızlık, çocuklukta yaşanan fakat yetişkinlikte ortaya çıkan travmatik olaylar, partnerle ve/veya ebeveynlerle yaşanılan toksik ilişkiler, travma sonrası stres bozuklukları ve daha fazlası. Terapiye başlama sebeplerinden veya sürecinden bahsederken, mümkün olduğunca sade ve anlaşılır bir dil kullanmayı tercih ediyorum. Amacım, psikolojik terapiye karşı farklı bakış açıları taşıyan tüm okuyuculara ulaşmak ve bu konuda yapıcı bir farkındalık oluşturmak.

Terapiye giden kişilerin neden terapiye gittiği konusunu ele aldıktan sonra, bir de terapinin hedefleri hakkında konuşalım. İlk birkaç terapi seansı genellikle bir şeye odaklanır: tanışmak ve birbirini tanımak. Bu aşamada yeni bir ilişki kurulur ve bildiğimiz gibi, ilişkiler ancak zamanla gelişir. Bu ilişki güven üzerine kurulur ve bu yüzden hem terapiste hem de danışana süreç için biraz zaman tanımak önemlidir.

Psikologlar danışanlarını tanımaya odaklanır. Bu süreç tek bir seansta maalesef tamamlanamaz. Hatta bir yıl sonra bile terapistler, birlikte çalıştıkları kişiler hakkında yeni şeyler öğrenebilir. Ancak birkaç seansın ardından bile önemli bir ilerleme kaydedilebilir. Terapinin başında danışanlardan hayatları, çevreleri ve onları terapiye getiren nedenler hakkında bilgiler paylaşmaları istenir. Psikologlar danışanın anlattığı sorunları veya kaygılarını anlamaya ya da eğer belirli bir sorun yoksa da, kişiyi terapiye getiren şeyleri keşfetmeye çalışır. Birkaç seans sonra, kişiler genellikle kendileri hakkında yeni şeyler keşfeder veya sorunlarının daha derin konularla bağlantılı olduğunu fark edebilir. Bu durum, terapinin ne kadar faydalı olduğunu ve terapiye başlamanın kesinlikle yanlış bir karar olmadığını anlamalarını sağlar.

Terapinin amacı tek başına başa çıkılamayan kaygıları, yoğun duyguları, stresi, acı verici anıları, yas veya travmaları işlemektir. Bu konuları en iyi şekilde işlemek için, terapistlerin birçok bilgi toplaması gerekir. Bunun nedeni, bazı kaygıların daha derin konularla, örneğin çocukluk travmalarıyla bağlantılı olabilmesidir. Bu sadece bir örnektir ve her zaman böyle bir sonuca varılamayabilir, ancak bu tür bağlantıları kurmak yalnızca büyük resmi anlamakla ortaya çıkarılabilir.

Terapi tamamen bireye özgüdür ve bu yüzden terapinin amaçlarını genellemek imkânsızdır. Ancak ortak bir nokta, bireylere kendi başlarına fark edemedikleri yeni bakış açıları kazandırmak olabilir. Terapi türüne bağlı olarak, bazı iş birliği veya ortak çalışmalar tarzında yaklaşımlar da olabilir. Mesela haftalık ödevler verilmesi gibi. Kulağa korkutucu gelmesine gerek yoktur. Bu küçük ödevler duyguları bir kâğıda yazmak veya stresin ya da kaygının yoğunlaştığı anları not etmek olabilir. Veya kişiye bugüne kadar engel olan ve bir türlü aşamadığı herhangi bir konuyu aşması için verilen ödevler olabilir. Terapistler ancak kişinin buna hazır olduğunu düşündüklerinde bu tür çalışmaları önerir.

Kişiye özel verilen görevler sayesinde kişi daha önce fark etmediği duyguları keşfedebilir. Bu bilinçsizce “engellenmiş” duyguların veya olayların ortaya çıkmasına sebep olabilir. Benzer aktiviteler teorik anlamda evde de yapılabilir, ancak terapistler kanıta dayalı çalışır. Bu da demektir ki terapistler bilimsel araştırmalara dayanarak hareket eder. Psikoloğun bilgisi ve uzmanlığı ile danışanın katılım isteği birleştiğinde, zamanla güzel sonuçlar elde edilebilir. “Trust the process” (Sürece güven), terapinin özünü ve yolculuğunu en iyi şekilde tanımlar.

İletişim Bilgileri:

Selina Demir

selinademir.aut@gmail.com 

Instagram: selina.demr

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz
Captcha verification failed!
Captcha kullanıcı puanı başarısız oldu. lütfen bizimle iletişime geçin!

Share this article

Recent posts

spot_img

Popular categories

spot_img