Bütüne (dünyaya) fayda sağlayan insanları tanımak istiyoruz. Tüm dünya insanlarının; ilhama, bilime, iyiliğe ve güzelliğin olabildiğine dair hatırlatmalara ihtiyacı var. ARTTMODERNMIAMI GAZETE ‘de; gurur ve ilham veren insanlara ulaşıyor. Çünkü başarıları ve cesaretleri ile bize ilham verecek insanları tanımak ve tanıtmak istiyoruz.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Ivet Acu Güney kimdir?
İvet Acu GÜNEY: Eğitmen şef, dünya Yahudi yemek kültürü ve Sefarad yemek tarihi araştırmacısı, Las Manos Cooking Class kurucusuyum.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Nerede yaşıyorsunuz?
İvet Acu GÜNEY: 8 senedir Stockholm’ da yaşıyorum. 2 oğlum var 12 Yaşında San Erez ve 7 yaşında Roy.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Sefarad mutfağının tanınan bir ismi olduğunuzu duyduk. Okuyucularımıza Sefarad mutfağından bahsedebilir misiniz?
İvet Acu GÜNEY: Sefarad mutfağı 1492 İspanya’da gerçekleşen Engizisyon Mahkemeleri neticesinde; göç etmek zorunda kalan Yahudilerin Akdeniz ülkelerine göçlerinde yanlarında getirdikleri annelerinden miras kadim bir mutfak ve günümüze kadar ulaşmayı başarmış birçok reçeteye sahip bir mutfak kültürüdür.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Konuyu biraz açalım: Sefarad nedir? Sefarad Musevileri hakkında kısa bir bilgi verebilir misiniz? Sefarad kültürünü nasıl yaşatıyorsunuz?
İvet Acu GÜNEY: “Sefarad” kelimesi İbranice’ de “İspanya” anlamına gelir ve tarihsel olarak, İspanya ve Portekiz’de yaşamış Yahudileri ifade eder. 1492’de İspanya’dan, 1497’de ise Portekiz’den sürgün edilen bu Yahudiler Osmanlı İmparatorluğu başta olmak üzere Kuzey Afrika, Balkanlar ve Orta Doğu’ya yerleşmiştir. Bugün Sefarad Yahudileri, tarihsel olarak bu kültürel kökene sahip Yahudi topluluklarını tanımlar.
Sefarad Musevileri hakkında kısa bilgi:
Sefarad Yahudileri, Ladino (Judeo-İspanyol) adı verilen İspanyolca kökenli bir dili konuşmuş, İspanyol kültüründen yoğun biçimde etkilenmiş bir topluluktur. Dini ritüelleri ve gelenekleri Aşkenaz Yahudilerinden farklıdır; örneğin dua kitapları ve müziklerinde Endülüs etkileri hissedilir. Osmanlı coğrafyasına yerleşen Sefaradlar, bu bölgede önemli bir kültürel ve ticari rol üstlenmişlerdir.
ARTTMODERNMİAMİ GAZETE: Sefarad kültürünü nasıl yaşatıyorsunuz?
İvet Acu GÜNEY: Sefarad kültürü, gelenekler, Ladino şarkıları, yemek tarifleri ve dini ritüellerle yaşatılmaktadır. Bugün Sefarad mirası; sinagoglarda düzenlenen dini törenler, kültürel etkinlikler, Ladino dilinde müzik çalışmaları ve yemek kültürünün korunmasıyla devam ettiriliyor. Ayrıca çeşitli kuruluşlar ve dernekler, Sefarad tarihini ve geleneklerini tanıtmak için konferanslar, sergiler ve atölyeler düzenlemektedir. Buna ek olarak ben kendi adıma dünyanın heryerinde sofralar kurmaya başladım ANNEANNEM’ in reçeteleri ile hem Sefarad Gastronomisi hem de bu yolculuğun hikâyelerini anlatarak aslında birbirimizi daha iyi tanıyarak gelecek nesillere miras kalacağına eminim.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Sefarad menüsü için olmazsa olmaz nedir? Tarif alabilir miyiz?
İvet Acu GÜNEY: Bana sorulacak en zor soru. Sebze ve Yeşil renklerin ağırlıklı olduğu Nir mutfak ve bir fakir mutfağı az malzeme ancak çok lezzetli sonuçlar.
Kaşkarikas: Kabak Kabuğu Yemeği
Ravikos: Ispanak Kökü Yemeği
Borekitas de Berenjena
Tapada, Frojalda
Frenkes Yenas
Almodrote ( Kabak ile yapılan bir nevi börek )
Cufletikos ( Pırasa Dolması)
Gaya Kon Avramila( Gelincik baliği)
Mustacudos ( Ceviz Tatlıs)
Halva De Semola ( irmik tatlısı)
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Alanınızda ödüller aldığınızı duyduk. Birçok projede siz varsınız, bize biraz projelerinizden bahsedebilir misiniz? Ülkeler arası ziyafet sofra organizasyonlarımız nasıl oluyor?
İvet Acu GÜNEY: Bu yolculuğa başlarken birinci amacım Türkiye ile başlamaktı. İlk durak Edirne oldu. Sonra İstanbul’da birçok sofra kurduk. Yaşadığım ülkede de birçok daveti, Sefarad yemekleri ile tapmaya başladım. Firmaların Sefarad mutfağı ve hikâyeleri ilgilerini çekmeye başladı. Cucina 75 Esra Düzdağ ve şef arkadaşım Deniz Barin ile çok sağlıklı projeler yazıp hem workshoplar hem de Türkiye ve dünyanın her yerinde sofralar kurmaya başladık. Londra’dan yeni geldik şimdi Portekiz ve Almanya daha sonra Türkiye ile devam edeceğiz.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Miami’de de bir “Sefarad Sofrası” kurmayı düşünür müsünüz?
İvet Acu GÜNEY: Çok isterim çünkü çok fazla Sefarad yaşayan bir şehir. Aslında bizim davetlerde genelde geniş toplum daha çok oluyor…
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Mutfak eğitimi aldınız mı, yoksa Sefarad Mutfağı aileden aileye geçen bir kültür olarak aktarılıyor.
İvet Acu GÜNEY: Mutfak Eğitimi aldım. Ama Sefarad mutfağında, hala ANNEANNEM’ in yardımcısıyım. Bu başka bir şey ölçüsüz ama kurallı bir mutfak! Ken Dinç’e teknikleri olan, el lezzetinin zamanla yaptıkça, yemeğe geçtiği bir miras…
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Eminim geldiğiniz noktaya ulaşırken, birçok fedakârlık yapmışsınızdır. Bunlardan bir iki örnek verebilir misiniz?
İvet Acu GÜNEY: Tabii… Seyahatler nedeni ile çocuklardan ayrı kaldığım zamanlar oldu ve oluyor. Kaynak bulma kolay değil çok okumak ve araştırmak önemli, büyük zaman harcamak ve emek vermek gerekiyor.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Son soru. 😊 İvet Acu Güney’in 24 saati nasıl geçer?
İvet Acu GÜNEY: Erken güne başlarım fazla uyku sevmem. Çocukların okul hazırlığı sonrası rutin catering işleri ve atölye çalışmaları. Her gün tarif yazarım yeni ya da eski fark etmez, çok tarif okurum. Yürüyüş ve spor yaparım. Genelde dingin bir gün geçirmeyi severim.
ARTTMODERNMIAMI GAZETE: Sevgili İvet’e çok teşekkür ediyoruz ve başarılarının devamını diliyoruz.
İVET ACU GÜNEY KİMDİR?
Eğitmen şef, dünya Yahudi yemek kültürü ve Sefarad yemek tarihi araştırmacısı, Las Manos Cooking Class kurucusu. İstanbul Moda’da doğdu, Kuzguncuk’ta büyüdü.
Eczacıbaşı Holding ve Sabancı Holding gibi şirketlerde üst düzey yönetici asistanlığı ve marka yönetimi pozisyonlarında görev aldı.
1492’de İspanya’dan Osmanlı’ya gelen bir ailenin torunu olarak, mutfağa ilgisini yemek eğitimleri ile pekiştirdi.
İstanbul USLA Akademi, İtalya Milano Cook and Dine Academy, Stockholm Cullinary SFI’de dünya mutfakları eğitimleri aldı.
2016’da İsveç Stockholm’e yerleştikten sonra kariyerine mutfakta devam etti.
2020 yılında açtığı Las Manos Cooking Class, İsveç’te bir Türk girişimci tarafından açılan ilk yemek atölyesi oldu. Las Manos bünyesinde Türk ve Sefarad Mutfakları, dünya mutfakları atölyeleri ve seminerler vermeye devam ediyor.
Trattoria Grazie, Habajit Stockholm Catering, Sizzle Food gibi kurum ve markalarla işbirlikleri gerçekleştiriyor. Sizzle Food & Beverage ile başlattığı çalışma sayesinde Türk yemekleri Stockholm’deki zincir mağazalarda satışa çıktı.
Türk Mutfağı Haftası kapsamında İsveç Büyükelçiliği tarafından düzenlenen etkinliklerde sağlıklı, atıksız, zeytinyağlı Türk lezzetlerini uygulamalı olarak anlattı.
Sefarad Mutfağı ve kültürüne yönelik çalışmalarına Türkiye’de CucinaNo75 Gastronomi Deneyim Platformu çatısı altında devam ediyor.
2 çocuk annesi İvet Acu Güney Türkçe, İngilizce, İspanyolca ve İsveççe biliyor.
