Perşembe, Kasım 21, 2024

info@arttmodernmiami.com

Sessizlikte Kaybolmak

-

|

Sessizliğin içinde ne kadar kalabilirsiniz? Hiç düşündünüz mü? Sessiz bir ortam da neler yapabilirsiniz? Peki, sizin için bu sessizliğin anlamı nedir?
Sessiz kalmak, çoğu alışılagelmiş kalıplar ile hep meditasyonla bağdaştırılır. Aslında spor yaparken de, yoga yaparken de, kitap okurken, yemek yerken de sessiz kalabilirsiniz.

Sessizliğin çağrısı sizde nedir?
“Gürültü çağında yaşıyoruz. Sessizliğin neredeyse soyu tükenmiş” diyor felsefeci ve maceracı Erling Kagge. Önce meditasyon ile başlayalım. Çünkü sessizlik anda olmamıza yardımcı oluyor. Zihnimiz sessizken de doludur ve daha etkili bir şekilde düşünür. Modern eğitimle öğretilemeyen şeyler meditasyon pratiğiyle farkına varılabilir ve anlaşılabilir. Hiç kimse modern insana nasıl dingin olunacağını öğretmez ve dingin olabilmek için fırsatları, zamanları olmaz. Dingin olmak meditasyon için bir zorunluluktur, çünkü ancak o zaman hakikat veya içimizdeki gerçeklik kendini gösterebilir. Bunun en hızlı yolunu öğreten “Vipassana Meditasyonu” dur. Olanı olduğu gibi görmek demek olan Vipassana, Hindistan’ın en eski meditasyon tekniklerinden biridir. Kuralları; 10 gün boyunca konuşmak yok, telefon yok, yazı yazmak, kitap okumak yok. Kısacası zihni meşgul eden ya da çalıştıran hiçbir aktivite yok. Yemek yemek, uyumak ve yıkanmak dışında tek yapabileceğiniz aktivite yürümek. Oradakiler ile sözlü veya bedensel hiçbir iletişim kurmanız yasak. Zihnimizin biraz dinlenmeye, mola vermeye ihtiyacı var. Bedenimizin de öyle. Vipassana zihninizin fazlalıklardan arınma ve dengeye ulaşması için harika bir deneyim.
Bu sessizliğin beyin hücrelerinizi yenilediğini biliyor muydunuz? 2013 yılında “Brain, Structure, and Function” isimli dergide fareler üzerinde yapılan bir deney anlatıldı. Bu deneyde fareler farklı zamanlarda gürültü kirliliğine ve sessizliğe maruz bırakıldı. Bu deney sırasında farelerin beyinlerindeki değişimler izlendi.
Günde iki saat kadar sessizlikte kalan farelerin hipokampüs (beynin hafıza merkezi) bölümünde yeni hücrelerin oluşmaya başlandığı gözlemlendi. Sessizlik, beynimizle uyumlu nöronların üretilmesini sağlıyor. Bu süreç boyunca bilgiler aktif olarak değerlendiriliyor ve içselleştiriliyor.
Hayatta kalma seviyesinden yaşama seviyesine geçmek için, her gün sessizlik için biraz zaman ayırmak başarılı bir yöntemdir. Çünkü sadece huzuru sessizlik aracılığıyla tekrar bulabiliriz. Huzur, durarak, sessizleşerek ve hatırlayarak gerçekleştirdiğimiz günlük bir yolculuktur.
Beyin, dış uyarılara karşı devre dışı bırakıldığında; düşünceler, duygular, anılar ve fikirler dolanmaya başlar. Bu varsayılan mod ağı, deneyimlerinizden anlam çıkarmanıza, başkalarıyla daha rahat empati kurmamıza, daha yaratıcı olmamıza ve kendi zihinsel ve duygusal durumlarımızı yorumlamamıza yardımcı olur. Bir tartışmayı kazanmamıza yardım etmenin yanı sıra ilişkilerimizi beslemeye de yardımcı olabilir. Sessiz kalarak, doğal olarak daha fazla dinlemiş ve başkalarına daha fazla paylaşım yapma şansı vermiş oluyorsunuz.
“Sessizlik, bilgeliği besleyen uykudur.” —Francis Bacon
Melis GENCE
instagram: @melispurelife

Share this article

Recent posts

spot_img

Popular categories

spot_img

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz