Bayramları çok severim. Çocukluğuma dair en mutlu ve komik anılarım, bayram sabahlarına aittir. 9-10 yaşlarında pembe elbisem, yepyeni rugan ayakkabılarımla merdivenlerden eteklerim uçuşa uçuşa, bayram masasına yetişmeye çalıştığım anım, bugün gibi aklımda…
Gazetemiz ‘ARTTMODERNMİAMİ’ de ilk yazım, bir Amerikan bayramı, kültürü olan “Şükran Günü” ne denk gelmişti. Şimdi de size “ Şeker Bayramı” nın kutlamasından bahsetmek istiyorum. Şeker Bayramı sabahları çok özeldir. 30 gün tutulan orucun ardından, pek bir özenilir kahvaltı sofrasına… Büyüklerin ellerinden öpülür, küçüklere ise bayram şekeri veya çikolata ikram edilir. Aile büyükleri ve sevilen kişiler mutlaka bir araya gelir ve tebrikler edilir. Bayram sofraları şıklık, neşe, mutluluk ve bereket timsalidir. Neler yoktur ki o masada?
Bu yazım da herkesin bayramını kutlarken bir bayram geleneği olan, olmazsa olmazı, ‘bayram tatlısı’ tarifi vererek; sanalda olsa ikram etmek istiyorum.
Bayramınız kutlu olsun…
Bayram Tatlısı
Bir tutam saygı,
Bir tutam hoşgörü,
Bolca sevgiyle harmanlanır.
Maya olarak da ahlak katılır.
Karıştırılıp bir hamur oluşur.
Hamurun kıvamı iyi tutmalı;
Ne çok katı olmalı,
Katı olursa acı olur…
Ne çok yumuşak olmalı,
Yumuşak olursa cıvık olur…
Elde edilen hamur, iyice açılır.
Tepsiye serilir.
İçine bolca gülümseme eklenir.
Saygıdan olmazsa olmaz!
Aralara serpiştirilir.
Sevgiyle, sevginin sıcaklığıyla pişirilir.
Paylaşmanın verdiği mutlulukla ikram edilir.
Afiyet olsun…
Tuğba Yazıcı
insatagram:tugbayaziciofficial
facebook: Tugba Yazici
