Saturday, October 5, 2024

info@arttmodernmiami.com

Mitolojik Tanrılar ve Bir Deniz Adamı; Kaptan Havana

-

|

Herkese Merhaba, 

Banu DEMİR BODRUM

Büyük umutlarla kucakladığımız yeni bir senede herkese mutluluk, macera ve keşif dolu bol keyifli günler dilerim. Bu yazımda sizlerle Yunan Mitolojisinde yer alan ve denizcilerin yardımına koşan deniz tanrılarından bahsetmek istiyorum. Deniz tanrısı dendiği zaman akla ilk gelen Poseidon’dan bilge Nereus’a kadar bu tanrılar güçleri, bilgelikleri ve cesaretleriyle tanınırlar ve genellikle denizin tehlikelerine göğüs gerenlere yardım etmeleri veya onları korumaları için çağrılırlar.

Poseidon

Poseidon’un oğlu Triton dalgaları ve deniz canlılarını kontrol etme yeteneğinesahipti ve denizcilerin seyir halindeyken karşılaştığı fırtınaları sakinleştirip onları tehlikelerden korurdu. Glaucus da Poseidon’un oğlu olup balıkçıları ve dalgıçları tehlike anında kurtarırdı. Oceanus deniz tanrılarının ve nehir perilerinin babası olup tüm denizcileri korumakla görevliydi. Yunan mitolojisindeki deniz tanrıları, okyanusun gücü ve tehlikesiyle ilişkilendirilen güçlü ve gizemli figürlerdi. Kim bilir belki de bu yazıyı okuduktan sonra bir dahaki sefere deniz kenarında yürüyüş yapıp dalgaların tadını çıkarırken veya seyir halindeyken Yunan mitolojisindeki yardımsever deniz tanrılarını hatırlamak için bir dakikanızı ayırırsınız.  Yazımın devamında sizlerle tüm seyahat ve deniz tutkunları için işinin hakkını vererek yapan profesyonel bir yelkenci ve aynı zamanda sıra dışı rotaların tur rehberi olan gizemli “Kaptan Havana” nın hikayesini sizlerle paylaşmak istiyorum.

Mr. Kıvanç DEMİREL (Mr. HAVANA)

 “Havana” isimli teknesinde özgürlüğe açtığı yelkenleri ve bitip tükenmek bilmeyen enerjisi ile tüm deniz tutkunlarını derin mavi seyirlere davet ederken, diğer yandan da ziyaret ettiği renkli, canlı ve egzotik, her biri farklı kültüre sahip ülkelerin yelpazesinde edindiği deneyimlerini büyük bir çoşkuyla harmanlayıp tüm
seyahat tutkunlarına içtenlikle sunarak onları masalsı bir yolculuğa çıkarıyor.  Dünyada gezmediği rota neredeyse yok. Küba’da oldukça tanınıyor ve onu çok seviyorlar. “Kaptan Havana” geldi diyerek karşılıyorlar kendisini. Bilgi ve deneyim birikimini herkesin gıpta edeceği şekilde başarıyla yansıttığı mesleği ve hem hobi hem de profesyonel yelken eğitimi vererek yaptığı yelkencilik, donanımlı özgeçmişinin sonucu. Hikayesini okuduktan sonra eminim ki kendisi ile tanışmak isteyecek ve keyifle takip edeceksiniz. Sizlere Kaptan Havana’nın kısa öyküsünü anlatayım: İstanbul’da dünyaya gelen Kaptan, oldukça saygın bir okul olan Galatasaray Lisesi’nden mezun olmuş ve pandemi sürecinde İstanbul Üniversitesi’nde Kültür Mirası eğitimini almış.

Üniversite sırasında hobi olarak başlayan rehberlik bugün onu “Kaptan Havana” yapmış. Oldukça etkileyici olan karakteri, işini tutkuyla yapması ve Fransızca, İngilizce ve İspanyolca dillerini anadili gibi konuşması onu girdiği her kültüre uyumunu sağlamış. Kaptan Havana’yı gördüğünüzde, bir film setinin ortasında gibi hissedersiniz kendinizi… Oh, Captain! şarkısı aklınıza gelir birdenbire:)

“Denizle ilk tanışmam İstanbul’daki Küçükyalı plajında idi. Dedem Fenerbahçe’de teknesinde yaşıyordu ve evi yoktu. Ben de onun izinden gitmeye çalışıyorum. Bu Eylül ayında Akdeniz’i boydan boya 3. kez geçtim kendi ufak yelkenlimle. Dünyanın en enteresan coğrafyalarında teknelerde ve ziyaretlerde bulundum; Panama Kanalı, Macellan boğazı, Süveyş Kanalı, Korint kanalı, Malaka boğazı, Messina boğazı, Hawai… Hint Okyanusu ve Atlantik Okyanusu’nda yelkenli kiraladım. Küba ve Zanzi Bar’da defalarca katamaranlarda bulundum. Yelken federasyonundan lisanslı sporcu olup aynı zamanda profesyonel gemi kaptanlığı ehliyetim var. Yazları 3 ay Yunan adalarında seyir yapıyorum kendi teknemle. 65 ülkeye seyahat ediyorum gruplarımla. Kendi teknemde geçirdiğim gün sayısı evimde geçirdiğim gün ve geceleme sayısının üstünde. Dedemin yolunda mavi tutkuda yaşıyorum.” diyor hayat serüvenini anlatırken bize ve devam ediyor:

“Profesyonel yelkenci olmak; doğayı seven insanın ona saygı duymasıyla başlar, ona duyduğunuz saygı ile her şeyi öğrenmeye çalışıp, kariyer olarak da sürekli ilerlemeye çalışıyorsunuz…”
Yelken yaparken yaşadığı zorlukları sorduğumuzda;
“En çok zorlayıcı durum; yanınızdaki ekip ya da arkadaşlarınızın kötü hava koşullarında negatifleşmeye başlaması ve de moral bozmaya başlamasıyla oluşan ortam, insanları ve sizi hatalı kararlar vermeye sevk edebilir.” dediğinde aklıma “In the Heart of the Sea” (Denizin Ortasında) filmi geliyor birdenbire. Denize atılan adamlar ve mücadele… Ve sorduğumda, şakayla karışık:
“Düşünmedim değil” diyor göz kırparak.

Gülüyoruz tabii… İlerde teknede yaşamak gibi bir hayali olup olmadığını sorduğumda bakın ne cevap veriyor, kendi yorumunu dinleyelim: “Ağustos ayında bizzat İspanya ve Fransa sınırından alıp kendimin getirdiği teknemde şu an için sürekli yaşamak için hazırlıklar yapıyorum. Çok yakın zamanda gerçekleştirebileceğim. Teknede geceleme sayım, ev geceleme sayımdan fazla şu an için.”  diyor. Sorularımız devam ediyor:
“Yoğun iş temponuzda yelken sporuna hayatınızda ne kadar yer verebiliyorsunuz?
Yelken bir tutku, bir aşk… Parayla karşılığı olmayan bu aşk yüzünden yaz aylarında 12 senedir iş kabul etmeyip, kendimi sadece sevgilime ayırıyorum.” Hımmm… sevgilisi varmış, röportajın sonunda bunu anlıyoruz:)

Kaptan Havana’nın hikayesini okurken umarım keyif almışsınızdır. 

Bir sonraki yazımda sizlerle muhteşem bir mavi yolculuk rotası olan Ege’nin ve Yunanistan’ın saklı cenneti Simi adasının huzurlu ve renkli dünyasını paylaşacağım.

Şiirimle birlikte;

Kutup Işıkları
Çok uzak geçmişte onu ihanete uğratan
Ve ona olanları hatırlatan
Hilekâr denize nasıl güvenebilirdi?
Navigasyon olmadan 
Sadece hislerini takip ederek
Kendi ruhuna doğru yelken açarken, 
Zihninde sürekli dans eden o kadının görüntüsünü hatırlayıp 
Pek de emin olmadan
Onu bir daha görüp görmeyeceğinden,

Puslu denizin ortasında bir işaret arıyordu, 
Direğin üzerinde süzülen deniz kartalına bakarken,
Batı rüzgarları ile buluşup
Cevabı kucakladı şans eseri. 

Kalbinizden güneş ışığı eksik olmasın, 

Maviliklerde görüşmek dileğiyle, 

Banu Demir
Şair&Editör

Share this article

Recent posts

spot_img

Popular categories

spot_img

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here