Pazar, Kasım 24, 2024

info@arttmodernmiami.com

Başka Dünyanın İnsanları

-

|

Buz gibi bir Boston günü ne yapılır?

Hava eksilere düşmüşse, sincaplar bile yuvalarına çekilmişse birkaç fikir paylaşılabilir. Benim fikrim sıcak bir kahve alıp, en sevilen koltuğa oturup güzel bir film izlemek demeyeceğim, gerçi oda güzel bir fikir, ancak ben harika bir röportaj paylaşacağım sizinle…
Ben Melda Sherman; ARTTMODERNMİAMİ GAZETE için ilk röportajımla karşınızdayım. Boston Back Bay’in çok sevdiğim manzarası kadar güzel, mistik bir ülkeye yol alıyoruz şimdi… Boston’dan çoook uzaklara götüreceğim sizi tıpkı kitabım Göçmen Kuşlar gibi… İskoçya, Edinburgh’a uzandım ve değerli konuğum Sayın Hülya Donald ile röportaj yaptık. Başka bir ülkede yaşamayı nasıl deneyimlemiş? Edinburgh nasıl bir yer? Neden İskoçya? Muhteşem Outlander dizisini ve Sam Heughan’ı bile sordum. Sorulacak her şeyi sordum, kendisi samimiyetle cevapladı. Hadi başlayalim…

İskoçya’dayız. Sayın Hülya Donald ile herkese merhaba,
——ARTTMODERNMİAMİ GAZETE / Melda Sherman: Sevgili Hülya Donald, bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
——HÜLYA DONALD: Ben Hülya Donald. Baba tarafından Kosova Pristina’dan Türkiye’ye göç etmişiz. Türkiye’de doğdum. Evliyim. Bir oğlum var. Hayata bardağın dolu tarafından bakarım. Birçok hobisi olan biriyim. Kano yapmak, bisiklete binmek, çiçek yetiştirmek, kitap okumak, resim yapmak, dikiş dikmek gibi. İskoçya, Edinburgh’da yaşıyorum.
——MELDA SHERMAN: Ooo, Göçmenlik kodlarınızda varmış Hülya Hanım. Edinburgh’a yerleşme sebebiniz nedir?
——HÜLYA DONALD: Edinburgh’ta yaşıyorum. İskoç esimle 55 yaşında evlenerek geldim. Doğru zamanda doğru insanı buldum.
——MELDA SHERMAN: Ah ne hoş! Çok romantik:) Nasıl tanıştınız?
——HÜLYA DONALD: Eşim arkadaşları ile Türkiye’ye kano yapmaya gelmişti. Biz üç arkadaş da seyahate çıkmıştık. Dalyan ‘da Kral Mezarları karşısındaki bankta oturan harika mavi gözleri olan atletik vücudu olan biri vardı. Tesadüf bu ya:) Üç kız yanına oturduk. Oradan buradan sohbet ettik. Sonrasında 3 yıl arkadaşlıktan sonra evlenmeye karar verdik. İskoçya’da küçük bir düğün yaptık.
——MELDA SHERMAN: Film gibi bir hikâye 🙂 Dalyan’da Kral Mezarları gibi mistik bir yerde, atletik vücudu olan, mavi gözlü yabancı ile başlayan aşk hikayesi…. Mutluluklar dilerim size… Gerçekten çok güzel! Pekâlâ, İskoçya’da göçmenlere ne isim veriliyor? Mesela Amerika’da “immigrant” deniliyor. İskoçya’da durum nasıl? Çok göçmen var mı?
——HÜLYA DONALD: İskoçya’da göçmenlere Amerika’da olduğu gibi “immigrant” denilir. Son yıllarda eğitimli, akademisyen göçmen çok geldi.
——MELDA SHERMAN: Daha önce nerede yaşıyordunuz?
——HÜLYA DONALD: Daha önce Istanbul’da yaşıyordum.
——MELDA SHERMAN: Mesleğiniz nedir? Daha önce yurtdışında yaşama deneyiminiz olmuş muydu?
——HÜLYA DONALD: Türkiye’de 30 yıllık çalışma hayatım oldu. Eski bir mankenim. Sonrasında bir havayolu firmasından emekli oldum. Her işimde oldukça seyahat ettim. İşim gereği bazen, ayda 3 kıtaya uçuşlarımız olurdu. Gittiğimiz yerlerde kalırdık.
——MELDA SHERMAN: Fotoğraflarınızı eminim okuyucularımız görmek ister, sürprizlerle dolusunuz. Bir sonraki soru: Yaşadığınız yere nasıl uyum sağladınız?

——HÜLYA DONALD: Kişilik olarak her yere kolaylıkla uyum sağlarım. Bunda yıllarca severek yaptığım işin de etkisi var.
——MELDA SHERMAN: İskoçya’da daha doğrusu Edinburgh’ta yaşam nasıl?
——HÜLYA DONALD: Edinburgh nüfusu 500 bin, İskoçya nüfusu 5,5 milyon. Şehrin bir bölümündeki binalar 500 yılık. Geri kalan 200 yıllık. İngiltere vizesi ile seyahat ediliyor. Ülkede çoğunlukla hayvancılık yapılıyor.

——MELDA SHERMAN: Göçmenlerin uyumu için çalışmalar yapılıyor mu?
——HÜLYA DONALD: Göçmenlerin uyumu için yeterli çalışma olmuyor. Kendi aramızda birbirimize yardım ediyoruz. Zaten çok göçmen de yok, mülteci hiç yok diyebilirim. Çünkü burada yapılacak iş hayvancılık veya tarım, yaşam kolay değil!
——MELDA SHERMAN: Öğrendiğimize göre Britanya Kalp Vakfında gönüllü çalışıyormuşsunuz. Bize biraz bu süreçten bahsedebilir misiniz?
——HÜLYA DONALD: Buraya gelir gelmez, British Heart Foundation’a (Britanya Kalp Vakfı) gönüllü çalışmak için başvurdum.12 yıldır çalışıyorum. Bu vakfa çok şey borçluyum. İskoçların İngilizceleri çok aksanlı. Onları anlamak için burada çalışmak bana çok yardım etti. Vâkıfa gelen bağışları kontrol edip, fiyatlandırıp satıyoruz. Ben kasada çalışıyorum. Dünyanın çeşitli yerlerinden gelen insanlarla sohbet ediyorum. Güler yüzlüyüm ve burada beni çok seviyorlar, ben de onları tabii ki, çok güzel arkadaşlarım oldu.

——MELDA SHERMAN: Milyonlarca insan hayatını değiştirip, başka bir ülkede yaşamak istiyor. Başka bir ülkede yaşamak, güzel olduğu kadar zor bir deneyim! Sizde böyle anlar yaşamış olmalısınız, deneyimlerinizden bahsedebilir misiniz?
——HÜLYA DONALD: Her şeyi geride bırakıp başka bir ülkede yaşamak kolay değil. Bazen yalnızlık hissettim. Türk yemeklerini, meyvelerini,sebzelerini özledim. İlk yıllar zor geçiyor. Bütün zorluklara göğüs gerip, sabırlı olmak lazım. Ben lokal kütüphaneye gidip, her konuda bilgi sahibi olmaya çalıştım. Trafik kuralları, eğitim sistemi, sağlık sistemi, değişik görgü kuralları gibi.
——MELDA SHERMAN: Çok iyi anlıyorum sizi, girişken ve kararlı olmak şart! Peki, İskoçya, Edinburg nasıl bir yer? Yaşam nasıl?
——HÜLYA DONALD: İskoçya hayal ülkesi gibi. Doğası, şatoları, gölleri muhteşem. Oksijen oranı çok yüksek. Dağlardan gelen suyu musluktan içiyoruz. Edinburgh çok tarihi bir şehir. Bütün binalar yüz yıldan daha eski. Binalar çok iyi korunmuş. Edinburgh kalesi çok meşhur. Parkları ve heykelleri, müzeleri görülmeye değer. Kamp yerinde gece binlerce yıldız ve uydu gördüm. Rüya gibiydi. Kanoyla gezerken fok balıklarının yanından geçtik. Yazın batı İskoçya’ya gidildiğinde Midges’e (tatarcık sineği) dikkat etmek lazım. Beyaz bir bulut seklinde dolaşıyorlar. Isırdıkları yer çok kaşınıp şişiyor. İnsanlar korunmak için yüzlerini örtecek şekilde kafalarına ağ görünümünde şapka takıyorlar. Bir de keneler var. Ben ilk kamp yapmaya gittiğimde yün çorap giymiştim. Sabah kalktığımda ayak bileğimde 10-12 kene gördüm. Esim kene çıkarma aleti ile hepsini temizledi.

——MELDA SHERMAN: O tüllü şapkalı kadınlar gözümde canlandı. Bazı filmlerde görmüştüm ve sebebini anlayamamıştım. Sebebini öğrenmiş olduk:) Bir başka soru: İskoçyalı bir erkekle evlisiniz. Özel bir soru olacak ama İskoç erkekleri mizaç olarak nasıl? Sevgi sözcüklerinden örnek verir misiniz?

——HÜLYA DONALD: İskoç erkekleri çok nazik ve kadına değer verir. Ev işlerini paylaşırlar. Sık sık sevgi sözcükleri söylerler. Bütün çiftler ele ele tutuşurlar. Sinirlenseler bile seslerini yükseltmezler.
——MELDA SHERMAN: Çok hoş! Hayatınızın dönüm noktası nedir desek, ne derdiniz? Yurtdışına yerleşmek bir dönüm noktası mıdır?
——HÜLYA DONALD: Hayatımın dönüm noktası istemeden erken emekli edilmek oldu. İkinci dönüm noktası, yurt dışında muhteşem bir can yoldaşı ile yasamak oldu.

——MELDA SHERMAN: Milyonların kalbini kazanan Outlender dizisi İskoçya’da çekiliyor. Filmdeki şahane Sam Heughan herkesin kalbîni çaldı. İskoç erkekleri ve dizinin atmosferi gerçekten öyle mi? Yoksa bize bir hayal mi sunuyorlar?
——HÜLYA DONALD: Evet, milyonların kalbini kazanan Outlander dizisi İskoçya’da çekildi. Dizinin çekildiği Fife bölgesinde Culross şatosuna gittik. Muhteşem bir atmosfer, olduğu gibi korunmuş. Gözünüzü kapayıp hayal kurabilirsiniz. O zamanın kıyafetlerini giyip resim çektirebiliyorsunuz. Ve evet İskoç erkekleri gerçekten harikalar:)

——MELDA SHERMAN: Yıllardır İskoçya’da yaşayan bir Türk kadını olarak, İstanbul ve Türkiye’ye bakışınız nasıl? Sık gidiyor musunuz? Veya bir zaman sonra Ege’ye yerleşeceğim düşüncesi var mı?
——HÜLYA DONALD: Ben Edinburgh’ta yaşamaktan çok memnunum. Huzurlu bir yaşantım var. İstanbul’a 2 ayda bir gidiyorum. Hava kirliliği beni çok rahatsız ediyor. Son zamanlarda gördüğüm insanların gen-yaşlı yüzleri asık ve mutsuz. Bunda ekonomik krizin büyük etkisi var. Bu enerji beni de negatif etkiliyor. Kendimi çok sinirli hissediyorum. Eskiden güneyde ev alalım, kışı Türkiye’de geçirelim diye düşünüyorduk. Vazgeçtik. Ev konforunda karavanımız var. Gecen yıl İskoçya’dan 5 ülke geçip Türkiye’ye gittik. Türkiye turu yaptık. Yorucu ama güzeldi. Ülkemi seviyorum, ziyaret etmek yeterli geliyor.
——MELDA SHERMAN: Şimdi hayal kurma zamanı! Her insan buna biraz vakit ayırmalı! Tüm dünyanın sizi duyacağını hayal edin! Bize ne söylemek istersiniz? İnsanlara mesajınız var mı? Yaşamın özeti nedir?
——HÜLYA DONALD: Çok hassas olduğum bir konu var. Doğayı koruyup, önem verelim. Plastik kullanımını ve tüketimi azaltalım. Birbirimizi sevip, hoşgörülü olalım. Kaynakları doğru kullanırsak, bu dünya hepimize yeter. İskoçya Edinburgh hayatıma çok şey kattı. Doğa bilinci ve doğa ile bütünleşmek bunlardan bazıları ve bu bilincin dünyaya yayılmasını dilerdim.
——MELDA SHERMAN: Bu güzel röportaj için teşekkür ediyoruz.
——HÜLYA DONALD: Ben teşekkür ederim, Edinburgh’tan herkese selamlar.

ARTTMODERNMİAMİ GAZETE için röportaj serisinin birincisini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyorum. Edinburgh’un müthiş atmosferi ve Sayın Hülya Donald’ın verdiği samimi duygularla, herkese keyifli bir yeni yıl diliyorum.

“Bir kadın, bir ömre kaç kadın sığdırır?
Kaç kadına dönüşür?”

Göçmen Kuşlar/ Melda Sherman
Melda SHERMAN
www.meldasherman.com
Facebook: Melda Sherman
İnstagram: melssherman

Share this article

Recent posts

spot_img

Popular categories

spot_img

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz